Kadın demek Makyaj demek :)

Ah biz kadınlar.Alışveriş ve makyaj bizi bırakmayan iki sevgili gibi.En sadık iki birey gibi hayatımızda:)Bende size en sadık olanları paylaşmak istedim.Onlarsız olmaz.:)Altın sarısı renkli olanların hepsi babamın getirdiği makyaj setinden :)

Estee Lauder marka bu far paleti.E80 numaralı.Mat,ışıltılı,saten 3 farklı türde renkler içermekte.Ve gördüğüm en tatlı renkler bu palette sanırım.Babama tesekkur ediyorum burdan :)Özellikle kahverengi gri ve koyu peme tonlarını sevdiğim ve kullandığım için bu set şahane benim için.Karıştırmak için çok uyumlu renkler.Hem sürmesi çok kolay.hemde uçmuyor.Yani gece makyaj tazelemek zorunda kalmazsınız.

Yine Estee Lauder marka bu allık ise favorim.yukarıdaki 2 renkgül kurusu ve bronz.asagıda soldakı benim favorım pembe.gündüz kesinlikle pembe tercihim.gece ise onu sagındaki ışıltılı bronz ile karıştırıpuyguluyorum.Göz kapaklarıma son olarak sag alttaki ışıltılı bronzu hafifçe dokunduruyorum.gölgeliymiş gibi duruyor.:)

Ve rujlar tabiki.Cantamda her zaman Nıvea pınk guava ve blisteks mavi bulunur.kısın cok catlıyor cunku dudaklar.Altın sarısı olan 2 ruj Estee Lauder biri tiger eye diğeri pink parfait.kesinlikle cok uzun süre dayanıklılar. öndeki siyah kapaklı olan golden rose dan aldığım koyu pembe mat bir ruj.numarası yazmıyor :) en öndeki son aldığım Sephoradan cherry shine.çok tatlı bir narçiçeği rengi veriyor ve kendinden  parlak.Tadı sahane :)

ortadaki cecile nin bakır ve altın sarısı tonlarındaki simli farı.bunu gece kıyafetime göre uyguladıgımda.carpıcı bakıslar elde edebiliyorum.ısıl ısıl gözler için ideal. soldaki Manhattan mrka altın sarısı tekli far.Bronz tene cok yakısan tek renk diyelirim.yazın fazlasıyla kullandım.sagdaki ise yazın kullanılabilecek soft renkler P2 colour dan bir far.

soldan ilk 4 kalem Estee Lauder siyah mor ve 2 renk kahverengi.hiç akmıyorlar.ve cok rahat suruluyorlar.Beyaz kalem Flormardan alt kirpiklerimn içine suruyorum.aydınlık bakıslar için.beyazın sagındaki .Flormardan likit .fırcası orta kalınlıkta kolay suruluyor.sagdan ilk 3 ü maskara. pembe olan  Maybelline one by one volume mascara.kirpiklerim uzun oldugu için tek kat suruyorum ama tek tek ve ipek gibi yapıyor kesinlikle tavsiye ederim :) 2.olan Estee Lauder marka mascara onun yanında ki Essence marka mascara.o ikisini genelde geceleri çift kat gecerken kullanıyorum.favorim Maybelline.

Makyajımız için bu kadar özen gösteriyoruz peki ya temizliği :) her gece yatmadan önce Estee Lauder marka göz temizleyicisi ile gözlerimi temizlerim.Yüzümü ise saf gül suyu ile temizlerim.Daha sonra nemlendirici kremimi sürüp temizliğimi bitiririm :) hepimize bol boll makyajlı ve alışverişli günler :)

Karlar düşer :)

Ve 33 yılın en soğuk günlerini yaşadığımız su günlerde kar her yeri sarmış durumda.Özellikle İstanbullular olarak hem mutlu hemde görevlilere tepkiliyiz.Her kış olduğu gibi. Neyse hemen kotu seylerden bahsetmeyelim.Gercekten dondurucu bir soğuk vardı su geçtiğimiz hafta boyunca.En azından kar biraz da olsa yumuşatti o sertliği.Ee havada böyle güzel olurda yürüyüşe çıkılmaz mı :)Donuna kadar islanmak tabiri vardır ya az önce oyleydim.Babamla nasil bir savaş yaptıysak kendimi kurutma makinesi ile kuruttum resmen :) Olsun değmedi mı değdi.Çoluk cocuk herkes dışarıda kimi sevgilisini almış yürüyor.Kimi çocuğunu alıp kardan adam yapma derdinde.Hepsininde burunları kırmızı,elleri soğukta olsa mutlular... En önemlisi de bu herhalde.Birlikte ve mutlu olmak hava koşullarına rağmen.Tabi montlardan içeri atılan karlara kizsakta :) Birleştirme özelliği var karın.Özellikle biz Türklerin ruhunda ki o yardımseverlik karlı havalarda tavan yapıyor.Zincir takmaya yardımdan tutun,arabanın üstüne binip ağırlık verip gitmesine yardımcı olmak gibi...Her ne kadar tehlikeli de olsa. Son bembeyaz günlerimiz.Yağmurlar geri donüyor.Umarım keyfini cikarabilmisizdir.Daha nice bembeyaz günler görürüz.Herkese mutlu,sağlıklı,karlı günler :)) Dışarıda ki canlilarida unutmayalım.Kalan ekmek parçalarını islatip dışarılara koyün.Önlerler mutlu edin :)

ah bu Sezen şarkılarının gözü kör olsun.

          'Yok öyle el gibi durma gül biraz sana gülmeler yaraşır' diyor tam şu anda Sezen.Ve beni benden alıyor.Sanırım bağımlılık yapıyor Sezen şarkıları.Alkol gibi sigara gibi belki... Beğenmeyen elbet vardır.Ama etkilenmeyen yoktur sanırım.Sadece bir kelimesi bile etkilese,etkiler yani.Bir durur düşündürür.
           Ders çalışmam gereken şu saatte kendimi Fizy arama kutusuna Sezen Aksu yazarken buldum.Dertli miyim? Hayır.Sadece biraz düşünmek istedim sanırım.Ya da belki biraz yalnız kalmak  'Gitti cancağazım gitti.Bitti son İstanbul'
           Peki nasıl bu kadın böyle sözler yazabiliyor.O çok mu iyi yazıyor yoksa biz çok fena duygular içinde olduğumuzdan mı böyle depresif takılıyoruz Sezen şarkılarında bilemiyorum.Ucu hep bir yere dokunuyor sözlerinin.Şarkılarını dinlerken düşünecek 'kimse'olmasa bile 'birşey' düşündüyor hatun.O allahın emri.Ne yaşadın be ablacım diyoruz böyle şeyler yazdıracak sana.Her şarkısının ayrı bir hikayesi vardır eminim.Hatta tek bir şarkısı roman olur cinsten.   'Seni kimler aldı,kimler öpüyor seni' 
         'Vazgeçtim gözlerinden,vazgeçtim sözlerinden bir ah de yeter' Çok gece sessizliğini dağıtmıştır bu şarkılar.Çok insanı ağlatmıştır.Çok insanı sakinleştirmiştir. 'Gel gel sarışınım gel,gel sana aşığım gel'  Çok insanı eğlendirmiştir.Mesajları süslemiştir.Evlilik teklifi olmuştur.'Seyirlik değil,ömürlük olsun.Bir yastıkta nasip olsun' . Rakı masasına meze olmuştur 'Kendimden kaçam yarim keskin bıçak,nerde bende o yürek yardan cayacak.'Bazende sevgiliye sitem olup akmıştır. 'Hadi beni yine sev beni deli deli sev
beni yine yine,yeni yeni,yine yine yeniden sev ' Bazen de eskiye götürmüştür 'Lale devri çocuklarıyız biz, zamanımız geçmiş. Aşk şarabından kim bilir en son, hangi şanslı içmiş.' Ah bu Sezen şarkılarının gözü kör olsun.
        Bu şarkıları  daha nice  güzel zamanlarımızda sevdiklerimizle beraber keyifle dinlemeye :)
      

     Teşekkürler minik serçe. Sezen Aksu...

Siyah elbise.O bir klasik

     Siyah elbise denilince ne çok tarz,çeşit,marka akla geliyor.Hepsinin de iyisi,kötüsü oluyor.Her kıyafet gibi... Ama siyah elbise kendini  her anlamda ön plana çıkaran bir yapıya sahip.Yani iyisi, kötüsü bu konuda biraz arka planda kalıyor.Nedeni ise onun kurtarıcıları yani tamamlayıcı aksesuarları...
     Her kadın siyah elbise denilince şöyle bir durur.Bir kere bayanlara en cazip gelen kısmı var. Siyah zayıf gösterir :) .Hatta bu siyah elbisede olunca gel de giyme olur.Seksi mi dersin, göz kamaştırıcı mı dersin,zarif mi dersin bilemem. Ama siyahın ağırlığı yok başka bir renkte.   
      Her neyse gelelim siyah elbisenin şu bahsettiğimiz kurtarıcılarına.Evet siyah elbiseniz var.Akşama da bir yemeğe davetlisiniz.Giyinip çıkmayı düşünmüyorsunuz değil mi? Siyah kurtarıcıdır fakat tek başına değil.Bu tuzağa düşmeyelim.Çünkü çoğu davette siyah revaçtadır.Ve sizin amacınız  o siyahı ,onca siyah içinde açığa çıkartmak olmalıdır.Neyse evet gelelim davetimize... Elbiseniz hazır.Ayakkabı ve çanta uyumu hoş duruyor.Ama baştan aşağı siyah giyinmek istiyorum diyorsanız takılarınızı renkli tutun.Mercan rengini kullanabilirsiniz tavsiyem :) Altın ve gümüş genelde kullanılır.Zümrüt yeşilini de ekleyebiliriz.Ama yok baştan aşağı siyah giyinmek istemiyorsanız.Ayakkabı ve çanta uyumunu yakalayabilirsiniz.
     Siyah elbise de çorapta önemli bir detaydır.Bir kış günü davetiniz gerçekleşecekse ve tabi ki ayakkabınız kapalı burunsa ; opak siyah çorapla tamamlanabilir. Ayakkabınız burnu açık ise ten rengi çorap yerine; çorap görünümü veren spreyleri tavsiye ederim.İstediğiniz derecede bronzluğu ayarlayabilirsiniz.Ve gece boyu ışıl ışıl parlayan bacaklara sahip olabilirsiniz :)
     Siyah elbisenin bir başka cazip yönü ise istediğiniz oje rengi ile tamamlanabilmesi.Tabi çanta,ayakkabı,aksesuar uyumunu yakalayabilmek kaidesiyle.Beğendiğim bir kaç kombini sizinle paylaşmak isterim.

   

ah bu alışveriş :)

      Havanın soğukluğuna aldırmadan çıkıp alışveriş yapan canlıya kadın denir. Dışarıda don tehlikesi olsa da gidip sadece bakmak uğruna bile o mağazalara gidilir.Bakılır.Bir şey alınmasa da bakılır.
   
      Buradan şuraya geçiş yapacağım.Peki neden böyleyiz? Niye indirim günlerinde mağazalara koşuyoruz? Niye ihtiyacımız olmasa bile o ayakkabıyı satın alıyoruz?Niye o elbiseyi denemeden alıyoruz?O kocaman indirim yazıları bizi alıp o mağazaya sürükleyen en büyük etkenlerden biri. Sanki gidip almazsak dışarıda kötü gözle bakılacak gibi...

       Birde bunun tam tersi bir olay var.Oda 'aa bak indirimden almış bunu '! Sana ne ,size ne..Ve bunu söyleyen çoğu kadında o üzerinizde ki kıyafeti büyük bir kazık ile almış olandır :) Aynı mal,farklı fiyat sadece... Mağazaların ellerinde kalanı bitirmek için yapılan küçük ama çok etkili bir satış taktiğidir.Genellikle de sezon sonu malları bu yönteme tabii tutulur.

        Size tavsiyem indirim ya da sezon malları değil.Size en çok yakışan da değil.İçinde,elinizde,taktığınızda kendinizi rahat hissettiğiniz her ne ise onu almak. Bu kadar basit.Ama şunu söylemeden geçemeyeceğim, her pahalı olan kaliteli ve üzerinize yakışacak diye bir kaide yoktur ya da her ucuz mal kötü değildir.Yeter ki onu doğru kombin ile üzerinize oturtmak. Şimdiden güzel,mutlu ve dolu dolu alışveriş günleri dilerim :)